Yapılacak çok şey varken, bunları kısa bir zamana sığdırmak nasılda yoruyor insanı.
Dün Sıhhıyede bir işim vardı. Oraya gidipte hobi mağazalarını dolaşmadan geri dönmek istemiyordum açıkcası. Ama o kısıtlı zamanda hangi birini ne kadar dolaşabilirdim ki?
Sıhhıyeden Kızılaya doğru yürürken, aklımda Zafer Çarşısındaki, İpekci Cemale uğrayıp oradan beyaz sprey boya almak vardı. Yolumun üstünde bulunan, Mine mağazasının önünden geçiyordum. Vitrinde beğendiğim bir şeyi görünce kendimi içeride buluverdim. Hızlıca giriş katı dolaştım, vitrinde beğendiğimi buldum, yanınada ilaveten hoşuma giden şeyleri alıp, mağaza çalışanının güler yüzüne ve tabiki ilgisine kendimi kaptırıp yaklaşık 10 adette pantolon alarak elime, girdim soyunma kabinine. :)) Onu dene, bunu dene. Olmadı çıkar, yenisini dene derken, sonuç olarak 2 pantolon ve üstüne bir bluz alıp çıktım. İtiraf edeyim hayatımda en hızlı yaptığım alışverişti bu. :)) Ben ne zaman birşey almak için çarşıya çıksam, beğendiğim birşeyi bulamam, bulduğumu yakıştıramam, yakıştırdığımın fiyatı uçuktur vs. :) Engellere takılır kalırım yani bir yerde. :) Aslında dünkü planımda alışveriş yapmak gibi bir düşüncemde yoktu. Malum zaman kısıtlı, evde anneme bırakılmış bir bebek varken alışverişle zaman geçirmek rüya gibiydi açıkcası. :)) Neyse aldım hızlı hızlı Zafer Çarşısının yan kapısından gireceğim ama oda ne eşime bir kazak beğendim vitrinde. :) Yine Mine Mağazası... Hadi onada bakayım derken, 10 dk içinde elimde bir kazak ve bir gömleği hediye paketi yapılmış halde çıkıverdim oradan. Demekki ben bu kısıtlı zamanlarda alışverişe çıkmalıymışım. :) Yarım saatte hem eşime, hem bana aldım bişeyler çıktım. Umarım aldıklarımdan pişmanlık duymam. :))
En sonunda gittim İpekçi Cemale. Beyaz sprey boya yoktu maalesef. İçeride hızlıca bir tur attım, çıktım. Bu arada Şık düğmeden 2,5 liraya aldığım ince keçeler, İpekçi Cemalde 1,5 lira. Bunuda buraya not düşeyim. :))
Kızılay yönüne yol alırken, Tokerden kızım için siyah bir kravat aldım.
Birde yanılmıyorsam beyazkkelebek in bloğunda okumuştum (hatam varsa affola), Paşabahçeden aldığı peçeleri transfer etmişti bir kaç çalışmasına. Pembe pembe, çok hoşuma gitmişti. Aklımda Paşabahçeye uğrayıp, o peçeteden almak vardı, gittim ama boş çıktım oradanda. Sadece bir tane peçete kalmış oda benim istediğim değil. Bu arada fiyatınıda yazayım. 1 paket : 10 lira imiş.
Hızlı bir şekilde Kızılay köprüsünden İzmir Caddesine geçiş yaptım. Doğru, moda çarşısına gittim. Aklımda kalmış, alt katta ahşap malzemeleri satan bir yer vardı. Orada şöyle kısa bir süre bakınarak, iki peçete, 500 gr lık jovi model hamuru, 10 lu sünger kağıtı ve son olarakta kartvizitini alarak çıktım dışarı.
Sünger Kağıt (10 lu) : 4,75 lira.
Hamur (500 gr) : 5.75 lira
Peçete (Adet) : 50 kr.
Birde bloğumda ** EVA ** kategorisinde bulunan çalışmalar çok hoşuma gidiyordu. Bu eva nedir diye araştırırken sünger kağıt sonucuna vardım. (Umarım yanılmıyorumdur) İşte bende heveslendim bunlara ve gittiğim her yere Sünger Kağıt soruyordum. Nette satan yerler var. Ulusta 2 kırtasiyede buldum. Birinde 10 lusu 17 lira, diğerinde 12 lisi 10 liraydı. Almamıştım. Moda hobide bakınırken bu sünger kağıtları gördüm ve hemen aldım. 10 lusu 4,75 lira. İçimde kalmasın denemeler yapmak istiyorum. :)) İşin kötüsü, ten rengi yok benim aldıklarımda. :(
Adresi ilgilenenler için hem ** Ankara Hobi Mağazaları ** başlıklı yazıma hemde buraya ekleyim. :)
Moda Hobi ve Sanatsal Ürünler Galerisi
İzmir Cad. Moda Çarşısı
Alt Kat No: 7/6 Kızılay Ankara
Tel: 0 312 417 28 26
Hazır Moda Çarşısına girmişken, birde Hobbyland a gireyim dedim. İnsan ne yapacağını ve nasıl yapacağını bilmeyince ne alacağınıda bilemiyor. :) Sadece parlak taşlardan aldım çıktım. Moda çarşısına girince insanın çıkası gelmiyor ama vakit dar. :)) Evde bir bebek var ve anneme bırakılmış. :))))
Sümer Sokağa çıkan kapısından hızlıca bir çıkış yaptım ve kendimi Moda Düğmede buldum. İlk kez girdim oraya. Hızlıca bir tur attım bir şey almadan çıktım. Yan tarafında bulunan dükkandan sihirli toka aldım. Tv de seyretmiştim. Saçı güzel topluyor. 2 li satılıyor. 5 lira. Siyah ve kahverengisi vardı. Yanındada CD si var. Cd yi henüz seyretmedim. Bakalım kullanabilecekmiyim.
Moda Düğmenin hemen karşısında, İzmir Caddesinde Karademir tekstil var ama oraya uğrayamadım bile. Malum zaman yok evde bir bebek var ve anneme bırakılmış. :))))
Erdoğan Düğme, Yiğit Düğme ve Şık Düğmenin ise boynu bükük kaldı. Malum uğrayamadım. :)(:
En hızlı turumla 1,5 saat nasıl geçti anlamadım. Kızılay faslını sona erdirip Güven Parkın oradaki otobüs durağına gittim. Ve işlerimin kalan bölümlerini başka bir semtte devam etmek üzere yol aldım. :)) Sabah evden çıktığımda saat 9.15 ti, eve gelişim 18.00 civarıydı. İşlerim ve biraz alışveriş beni öylesine yormuştuki, ayaklarım ağrıyordu eve girdiğimde.
Eminim Kızılaydaki çizdiğim haritadan Ankaralılar nasıl bir güzergahtan geçtimi gözlerinde canlandırdılar. :)) Tabikisi, sıkılmadan, usanmadan yazdıklarımı okudularsa :)(: (Oy oy oy burada koptum ben. :) )
Ha bu arada benim bebiş 8 ay 11 günlük. Artık koltuklardan destek alarak ayaklanmaya başladı. Onun içinde yürüteç aldım. İçine oturttuğumda şaşkın şaşkın baktı. Sevdimi sevmedimi anlamadım. Düğmeler var. Basınca müzik çalıyor. Biraz durunca ağlamaya başladı. Kendini boştamı hissetti acaba, sevmedimi anlamadım. :) Yürüteç umarım aldığıma değer. :)
Eve gelince günün özetini anneme yaptım, malum, evde bir bebek vardı ve annem ilgilendi. Özet yapmam şarttı. :)) Eşim şehir dışındaydı. Kızlarımla ilgilendim, yemeğimizi yedik, miniği yatırdım, tv karşısına geçtim sevdiğim dizilerden Yaprak Dökümünü seyrederken uyuya kalmışım taki 11.30 da bebeğim uyanana kadarda uyumuşum.
Bebek yokken, büyük kızımda okuldayken, hatta oda yanımdayken, rahat rahat Kızılay, Ulus, Alışveriş Merkezlerine gitme imkanı varken buna rağmen çok nadir giderken, şimdi yeni bir bebek ve gezme imkanlarım kısıtlı olunca oralar ne kadar kıymetli geliyor bana. :)) Az zamanda çok şeyler yapmaya çalışıyorum, dolayısıyla koşturuyorum, yoruluyorum. :)
Allah sağlık versinde, kızlarımı alıp yine giderim inşallah. Ama biraz zaman ve biraz daha sabır gerek. :)
Yazıma şöyle bir göz attımda ne kadar uzun yazmışım. :)) Demekki yazmaya hiç üşenmemişim. :) Afferin bana. :)(:
Ha bu arada, daha önce yaptığım ve bloğuma eklediğim ** Uzun Çiçek Saksısı Boyadım ** başlıklı yazımdada, resimlediğim plastik uzun çiçek saksısını arkadaşım görmüş ve çok beğenmişti. Malzemeleri alalım banada yapalım demişti. Öylece kalmıştı. Bende ona sürpriz yapıp, onun içinde boyadım. Henüz verniklenmedi. Vernikleyim, vernik kokusu biraz gitsin kendisine hediye edeceğim. Yüzünde biraz olsun tebessüm oluşturabilirsem ne mutlu bana. :))
Güzel bir gün dileği ile...
Hoşçakalın :)
ay canım ya valla ilk önce şunu söylemeliyim yazını hiç sıkılmadan okudum..nası tanıdık geldi bi bilsen..özellikle evde anneme bırakılmış bir bebek var kısmı..benimki 3 yaşında gerçi ama oğlumla alışverişi sevmem pek..çok zorlar beni..çözüm anne..ama anneciğimde menepoz mudur nedir çok çabuk bunalır..hadi kızım çabuk git gel..dolayısıyla mağazalarda sallana sallana doya doya alışveriş yapmak hayal..ay yalnız değil mişim..sevindim ben buna:)aldıklarını güle güle kullan canım..çok güzel şeyler ortaya çıkaracağından eminim.canım nasıl hobi mağazası çekti varya..bu arada o kağıt sünger mi herneyse işte onla yapacağın çalışmalarıda sabırsızlıkla bekliyorum şimdiden kolay gelsin..o. o. çenem düşmüş..:)
YanıtlaSil:))
YanıtlaSilAnnemde ne zaman çıksam beni tembihler. Çabuk gel diye. :)
Onlar olmasa bilmemki ne yapardık.
dua et annen yanında ben de ise durum baba gelecek anne cıkacak dışarı yada berabaer buda fazla duramıyoruz bir yerde.soracağım başka soruda bu keçe fiyatları ben metrelerini 10 -15 arası sadnıyordum birde istanbulda nerde acaaba
YanıtlaSilsevgiler
aa birde bizim ki 15 aylık oldu yürüteçi hiç istemedi buda etkili mi bilmiyorum ama tembel tembel oturuyoruduk taki 10 gün önceye kadar artık evşn her yerine kolundan tutup yürütüyom yürüsün diye
(sezobigo)
güzel bir yazı olmuş hiç te uzun değildi hemen bir solukta okuyuverdim çünkü mekanlar hep tanıdık, faydalı bilgilerin içinde sağol, bende doğumdan sonra fazla gezemeyeceğim en iyisi şimdiden rahat rahat geniş geniş dolaşıp alışveriş yapmak, bebek olduğunda bende senin gibi acele etmek zorunda kalacağım:)) aldıklarınla eminin çok güzel şeyler yapacaksın şimdiden görmek için sabırsızlanıyorum
YanıtlaSilEzbere bilirim oraları:)) Senin gibiyken fink atardım oralarda. Kızım büyüyünce de onunla çok gezdik. Karacaoğlu Baklava'nın üst katında da içli köfe, talaş böreği, sıkma portakal suyu molası verir dinlenirsin. Sonra devam. Arkamdan Kızılay'a aramak için adam saldıkları çok olmuştur, nasıl bulacaklarsa?:)))
YanıtlaSilÇocuk olunca herşey alel acele yapılıyor.Sende ne çok şeyi bir güne sığdırmışsın öyle maşallah...
YanıtlaSilBen de sıkılmadan okudum yazını canım hatta senin yazınla bir de Kızılay turu atmış oldum sayende :D ben de kızılaya indiğimde bütün saydığın mağazaları, hobi dükkanlarını, tuhafiyeleri gezerim :D
YanıtlaSilBir gün beraber gezelim arkadaşım hatta çok çok sevinirim ama annen izin verirse tabiii :D sevgiler güzelim, kızlarını da öptüm...
sezobigo : benim gördüklerim ince keçeler genelde A4 boyutunda, kalın keçelerde genelde A3 ve 2 adet yanyana A3 kağıt boyutu kadar. Tam ölçülerini bilemiyorum maalesef.
YanıtlaSilBenim minik kızım, devamlı ayağa kalkmaya çalışıyor diye yürüteç aldım ama bugünde pek içinde durmak hoşuna gitmedi. Alışır belki. :)
sekerbulutu : Çocuk sahibi olmak çok güzel, allah isteyen herkese versin inşallah. Tek olumsuz yönü, uzunca bir süre eve ve bebeğe bağımlı kalıyorsun. :) Bencede bugünlerini çok iyi değerlendir. :)
neduk : Dün bir ara Hostada ekmek arası köfte yemek geçti içimden ama zaman yoktu. Mola vermek ne mümkün. :) Demek sizinde Ankara / Kızılay sokaklarında ayak izleriniz var. Ne güzel. :)
Yeşim : Kızılay a her istediğimde gidemiyorum ki :)) Gidince değerlendirdim. :)
Sibelin hobi dünyası : İnşallah. Kısmet olursa gezeriz tabi. :)) Yiğit Düğme ve Karademiri senden öğrenmiştim zaten. :)) Buradan bir kere daha teşekkür ederim. :))
YanıtlaSilohh seninle birlikte turladım kızılayı ne güzel...eşimde benimle dalga geçer kızılaya inince onun yanına uğruyorum ''sen şimdi izmir caddesindeki tuhafiyeleri gezersin tek tek'' diye....ya dediğin gibi zaman çok çabuk geçiyor anlamıyorum...
YanıtlaSilYazınıokuren ne çok benzerlikler buldum...Kızılay'a indiğimde de benim güzergahlarım buralar, hatta cumartesi de böyle bir tur attık arkadaşımla..Hobbyland'ten dahaçok madeni parçalar alıyorum ben, Tanser beyin dükkanı boncuk ve otantik taşlar açısından daha zengin...Ahşapları da Ulus'tan eski Moda çarşısının karşısındaki binanın 2.katından alıyorum..Pek çok yerle karşılaştırdım en ucuz orada..
YanıtlaSilBu arada Bayramını da kutlar, sevdiklerinle beraber güzel bir bayram dileri..Sevgilerimle..
merhaba, eskişehire gelin gelmiş bir ankaralı olarak yazıyı ah ah diye özlemle okudum bilesiniz. özledim ya ankarayı...
YanıtlaSilhahahah ne keyifli bir yazıydı bu böyle yaff :)) Evde anneme bırakılmış bir bebek var kısmına özellikle çok güldüm... Yahuu valla ne diyim ki performans süperr... Evde anneye bırakılmış bir bebek olmasaydı neler olurdu acaba çok merak ettim doğrusu...
YanıtlaSilÇok öptüm canım, iyi bayramlarrr :)))
ay benim de içim gitti.7 aylık bebekle maesef ben de gidemiyorum ki kızılaya.geçen bir heveslenmiştim ama vazgeçtim.moda çarşısındaki mağazayi bilmiyordum.bir gün eğer ben de inebilirsem muhakkak uğrayacağım:)
YanıtlaSilxsevgiler